Yaşam tarzı ve çevre faktörleri

Bütünsel üreme tıbbı, teşhiste ve tedavide daima bedeni ve zihni aynı derecede dikkate alır.

Hastanın aşağıdaki hayat şartları tespit edilir ya da dikkate alınır:

  • Psikosomatik bozukluklar
  • Vücut ağırlığı (düşük ya da aşırı kilo)
  • Beslenme şekli 
  • Keyif verici madde tüketimi (kafein, alkol, tütün) 
  • Fiziksel aktivite 
  • Uyuşturucu kullanımı dâhil sürekli ilaç alımı 
  • Çevre kirlilikleri – intoksikasyonlar (zehirlenmeler)

Psikosomatik bozukluklar

Psikosomatik bozukluklar (ör. anoreksiya nervoza, bulumiya) doğal fertiliteyi olumsuz etkileyebilir. Bu, LH ve FSH hormonunun salgılanması için gerekli olan düzenleyici hormonların (GnRH) oluşumuna etki eder. Her iki hormon yumurta hücrelerinin gelişimi ve yumurtlama için önemlidir.

Vücut ağırlığı (düşük ya da aşırı kilo)

Aşırı kilo ya da düşük kilo doğal fertiliteye etki eder. Erkekte aşırı kilo, özellikle de android vücut yağı dağılımı (göbekte vücut yağı), serbest, yani biyolojik aktif testosteronun (erkeklik hormonunun) azalmasına yol açar.

Bilimsel araştırmalar kadınlardaki kısırlığın yaklaşık % 12'sinin çok aşırı kilo veya düşük kilo ile ilişkili olduğunu göstermektedir. Bu, LH ve FSH hormonunun salgılanması için gerekli olan düzenleyici hormonların (GnRH) oluşumuna etki eder. Her iki hormon yumurta hücrelerinin gelişimi ve yumurtlama için önemlidir.

Beslenme şekli (dengeli, sağlıklı ve hayati maddeler bakımından zengin)

Hayati maddeler bakımından zengin ve sağlıklı beslenme erkeğin ve kadının fertilitesi için büyük önem taşır: Bilimsel araştırmalar belirli hayati maddelerin (mikro besinlerin) alımının hamilelik oranını yükseltebileceğini kanıtlamaktadır.

Kafein tüketimi Günlük dört fincandan fazla kahve tüketimi dahi kadının doğurganlığını olumsuz etkileyebilir.

Alkol tüketimi

Cinsel hormonlar (ör. östrojenler) alkolün sebep olduğu karaciğer hasarı nedeniyle artık uygun şekilde metabolize edilemez ve hormonal bozukluğa yol açar.

Fazla alkol tüketimi sperm hücrelerinin daha düşük kalitede olmasına neden olabilir. Sperm hücresi yoğunluğu azalır ve kusurlu sperm hücrelerinin payı artar. Ayrıca fazla alkol tüketimi cinsel istekte ve iktidarda azalmaya yol açar.

Fazla alkol tüketimi folikül olgunlaşmasında (yumurta hücresi olgunlaşmasında) ve aylık döngüde bozukluklara neden olabilir, bu nedenle kadının doğurganlığı olumsuz etkilenir.

Sigara tüketimi

Sigara içmek sperm hücreleri hareketliliğinin azalmasına yol açabilir ve böylelikle döllenme şansını azaltabilir.

Günde 10 sigaradan fazla tüketilmesi bir embriyonun uterusa (rahme) yerleşme şansını azaltır. Bunun dışında sigara içmek artan sayıda çoğul gebeliğe yol açar. Sübjektif olarak morfolojik açıdan kusursuz değerlendirilmiş embriyoların transferinde sigara içen kadınlarda, içmeyen kadınlara göre daha düşük bir hamilelik oranı tespit edilmiştir.

Fiziksel aktivite

Ölçülü fiziksel aktivite genel sağlık durumunu ve böylelikle doğurganlığı da iyileştirir. Aşırı spor doğurganlığa olumsuz etki eder.

Uyuşturucu kullanımı dâhil sürekli ilaç alımı

Kotrimoksazol ya da gentamisin gibi antibiyotikler veya reserpin ya da metildopa gibi anti hipertansiyon ilaçları sperm hücreleri oluşumunu olumsuz etkileyebilir. Uyuşturucular (esrar) düzenli aralıklarla tüketildiğinde azalmış testosteron üretimine ve daha düşük spermatozoa yoğunluğuna yol açar.

Aşağıdaki ilaçlar kadında folikül olgunlaşması bozukluklarına (yumurta hücresi olgunlaşması bozukluklarına) ve erkekte başka şeylerin yanı sıra cinsel istek kaybına neden olabilir:

  • Antiandrojenler 
  • Antidepresanlar 
  • Antiemetikler 
  • Antihipertansifler 
  • Antisempatolitikler 
  • Endojen opiatlar (endorfinler) 
  • H2-reseptör antagonistleri 
  • Melatonin Benzisoksazol piperidin, butirofenonlar, dibenzo diasepin, fenotiazinler veya tioksantenler gruplarına ait nöroleptikler 
  • Opioidler

Sitostatikler (hücre büyümesini ya da hücre bölünmesini engelleyen maddeler), ör. siklofosfamid, erbezlerine ve ovarlara (yumurtalıklara) zarar verir.

Çevre kirlilikleri – intoksikasyonlar (zehirlenmeler)

Erbezlerinin aşırı ısınması (yüksek fırında, unlu mamulleri fırınında çalışma, sık sauna kullanımı; otomobildeki koltuk ısıtması) üreme yeteneğini azaltabilir. Spermler sayı olarak azalır, daha yavaş hale gelir ve sıkça kusurlu olur.

Örneğin poliklorlu bifeniller (PCB'ler) gibi çevre kirlilikleri, zehirli ve kanserojen kimyasal klor bileşimleri ("yumuşatıcılar") erkeğin fertilitesini olumsuz etkiler.

Mesleğinde narkoz gazlarıyla temas etmesi kadının doğurganlığını olumsuz etkileyebilir.

Yaşam tarzının ve çevre faktörlerinin optimizasyonu

Erkeğin ve kadının bedensel ve ruhsal sağlığı, aynı zamanda sağlıklı bir yaşam şekli, başarılı bir tüp bebek tedavisi için önemli koşullardır.